Kurumsallaşma Üzerine

“Kurumsallaşma”, hemen hemen tüm aile şirketlerin gündeminde olan bir konudur. Şirketler, büyümenin getirdiği çeşitli sıkıntılarla karşılaşırlar. Kurumsallaşmanın bir çare olabileceğini düşünürler. Temelde bu yaklaşım doğrudur. Ancak, kurumsallaşma, dikkatle yönetilmesi gereken ve zamana yayılması gereken bir proje olarak ele alınmalıdır. Buna karşın, şirketler; kendi gözlem ve deneyimlerine dayanarak çeşitli girişimlerde bulunurlar.

.

Şirketler, genel olarak, bir-iki hamle ile kurumsallaşma meselesinin çözümleneceğini düşünürler. Bu düşünce tarzının temelinde yatan varsayımları aşağıdaki gibi özetleyebiliriz.

  • Kurumsallaşma, şirkete karşılıksız maddi yük getirir
  • Kurumsallaşma sorunu, patronun yetki ve görevlerini üstlenecek bir yönetici ile çözümlenebilir
  • Kurumsallaşma için ERP sisteminin kurulması yeterli olacaktır.

 

  • Kurumsallaşmanın karşılıksız bir maddi yük getireceği düşüncesi

    Ana fikir, kurumsallaşmanın geniş bir organizasyon kurularak gerçekleştirilebileceğidir. Yönetici, beyaz yaka sayısında artış olması gerekecek; bu da ek yük getirecektir. Bu düşüncenin altında yatan varsayım, kurumsal yapının, şirketin mevcut iş hacmi üzerinde bir yük ile iş hacminde bir büyüme olmadan gerçekleştirileceğidir. Belirttiğimiz gibi, bu bir varsayımdır ve doğru değildir.

    Kurumsallaşma, şirkete katma değer kazandırması gereken bir olgudur. Katma değer, büyümekte olan iş hacminin daha etkin ve verimli yönetilebilmesidir. Katma değer, şirket iş hacminin büyümesi için gerekli dinamiklerin harekete geçirilmesidir. Bu gibi getirileri olmadan oluşturulacak olan kurumsal yapı bir fanteziden öteye gidemeyecektir.

     

  • Kurumsallaşma, patronun görev yetkilerini devralabilecek yetkinliğe sahip bir üst yönetici ile gerçekleştirilebilir.

    Önceki yazılarımızda da belirttik, yıllar içinde oluşmuş ve halen varlığını sürdürebilen bir yapının, tek bir hamle ile tamamen değişmesi mümkün değildir. Eşyanın tabiatına aykırıdır. Değişim süreci yavaş ilerler. Adımların sindire sindire atılması gerekir. Bu sürecin iyi yönetilmesi gerekir. Tabii ki liderlik gerekecektir. Ancak, başarılı sonuçlar tüm çalışanların katılımı ile sağlanacaktır. Kademeli bir süreç söz konusudur. Patronun görevlerini delege etmesi için gerekli ortam bir anda oluşmayacaktır. Bu nedenle, değişim sürecinin liderlerinden, anında tam görev paylaşımı beklenmemelidir. Bu konuda acele edilirse, değişime liderlik edecek kişi(ler) bir türbülansa kapılırlar ve asıl hedeflerinden süratle uzaklaşırlar.

     

    Hepsinden ötesi, kurumsal yapı oluşmadan, nasıl bir yönetici profiline ihtiyaç olduğu da tam olarak bilinemeyecektir.

     

  • Kurumsallaşma için, bir ERP sisteminin kurulması yeterli olacaktır.

ERP sistemi sadece bir bilgisayar yazılımından ibarettir. Yazılım, sisteme giren verileri, programlandığı gibi işlemlerden geçirir ve sonuçlar-raporlar üretir. Yaptığı iş, özünde dört işlemden ibarettir. Sorun, tüm işlerin, yazılımda programlandığı gibi yürütülmesinde ve yazılıma doğru bilgilerin zamanında girilebilmesindedir. Bu zorluk, ancak, tüm üretim ve yönetim süreçlerinin, ERP yazılımına uyumlu hale getirilmesi ile aşılabilir.

ERP yazılımının kurulum ve işletme sürecinin başlangıcı, uyum süreci ile başlayacaktır. Tüm süreçlerin belirli standartlara oturtulması, tanımların, tariflerin yapılması gerekecektir. Hangi bilgi, nerede, ne zaman, kim tarafından sisteme girilecek; önceden planlanması gerekecektir. Tüm çalışanların, konu ile ilgili eğitilmesi gerekecektir. Yazılımı para verip alabilirsiniz. İşin zor kısmı bu uyum sürecidir. Bu süreç aşıldıktan sonra, ERP sisteminin çalıştırılması çok kolaydır. Sonuçta, ERP uygulaması, tüm şirkette hız ve esneklik kazandırmalıdır.

Verimli bir şekilde çalışan ERP sistemi varsa, kurumsal yapı bunun üzerine çok daha rahat bir şekilde uyarlanabilecektir.

Bu konu ile ilgili örnekleri çoğaltmak için katkılarınızı bekliyorum.

Twitter #kurumsallaşma – Facebook Danışmanlık Platformu

M. Fatih Sütçüler

 

Social media & sharing icons powered by UltimatelySocial
Skip to content