5S Yalın Üretimin Neresinde?

Bilindiği ve her zaman tekrarlandığı gibi, yalın üretime geçiş sürecinin ilk adımlarından biri 5S çalışmalarıdır. Mantıken, böyle olması da doğrudur. Yalın üretim sistemini bir “problem çözme” süreci olduğuna göre, işe ortalığı toplamakla, çeki düzen vermekle başlamak tutarlı bir yöntemdir.

Ancak, uygulamada karşılaşılan sorunlara baktığımızda, bu yaklaşımı gözden geçirmek gerektiğini düşünüyorum.

İşe 5S ile başlanıyor. İlk adımlar atılıyor. Gerekli olan-olmayan şeyler ayrılıyor. Gerekli olan şeyler bir düzene oturtulmaya çalışılıyor. Her şeye bir yer, her şey yerinde prensibine göre çeşitli çalışmalar yapılıyor. Bir düzen oluşturmaya çalışılıyor. Belirli bir oranda temizlik te yapılıyor. Buraya kadar her şey normal görünüyor.

Ancak, yapılan işlerin sürdürülebilirliği konusuna gelince, durum değişiyor. Alışıla gelmiş iş akışı tüm hızıyla devam ediyor. “Yalınlık” henüz süreçlere yansımamış. Yapılan düzenlemeler bir işe yaramıyor. Malzemelerin yeri sürekli değişiyor. Bir düzen oturtulamıyor.

İzlenen yol, 5S2e öncelik vermek, tutarlı iken neden bu sorunlarla karşılaşılıyor?

Sürdürülebilirliğin güvencesi, tüm süreçlerin geliştirilmesinde ve yalınlaştırılmasında yatmaktadır. Bu bağlamda, 5S çalışmalarının “itici güç” rolünden bahsedebiliriz. Bütünsel yaklaşımla, 5S çalışmaları “kaldıraç” etkisi yapabilir ve diğer süreçlerin gelişim süreci bu çalışmalara paralel yürüyebilir. Bütünsel yaklaşımı sergilemek ve istenen sonucu almak, uygulamada pek kolay gerçekleşemiyor ne yazık ki.

Genellikle temel süreçlerin yalınlaştırma çalışmaları sırasında, başlamış olan 5S çalışmaları istendiği gibi yürütülemiyor.

Önerdiğimiz yaklaşım, 5S çalışmalarının, üretim ve lojistik süreçlerindeki iyileştirmelerin belirli bir düzeye geldikten sonra başlatılması yönündedir. Bu şekilde, 5S’in, süreçlerdeki iyileşmelerin sürekli kılınması konusundaki etkisi herkes tarafından daha iyi anlaşılabilir. Ve bu şekilde, 5S çalışmalarının sürütülebilir nitelikte yapılandırılması mümkün olur.

Metotlar, prensipler temelde elbette doğrudur. Ancak, her kurla ve prensip, gerektiğinde, güncel koşullara göre esnetilerek te sonuca varılabilir. Meğerki konunun özünden uzaklaşmayalım.

M. Fatih Sütçüler

.

 

Social media & sharing icons powered by UltimatelySocial
Skip to content